Page 27 - MTMD E-Dergi 08
P. 27

söyleşi


















            leşmiş Orta Asya mutfağıyla bütün-                 olarak söyleyebilirim ki bu şehre öyle            yeniden yapıyoruz. Bina elli altmış
            leşmiş bir yöredir. Avanos’un çevresi              lafla kötülük yaptık noktasının daha              yıllık ömrü boyunca bile sağlıklı ayak-

            Kızılırmağın da etkisiyle sebze, meyve             ötesinde cinayet işledik diyebilirim.             ta kalmıyor. Bizim toplumsal bakış
            açısından zengindir. Çocukluğum                    Bu netice itibariyle Dünya’nın kadim              açımız itibariyle şunu görüyorum; bir

            bağların içerisinde geçmişti. Şimdi                şehirlerinden birisi. Bu şehrin doku-             daireyi ya da bir bağımsız bölümü
            de o bölgede bağlarım var, o bağları               sunda çok fazla korunması gereken                 satın alıyoruz ondan sonra oranın
            geliştirmek biraz şarap işleriyle uğraş-           yer vardı, koruyamadık. Büyük bina                genel harcamalarla ilgili hiçbir fon

            mak istedim ama hayat beklediğiniz                 yapmak, yüksek bina yapmak her                    yaratmıyoruz. Bakmıyoruz. Tamamen
            şekilde olmuyor. Bana kalsaydı ben                 zaman iyi yaptığınızı göstermez. Bun-             kaderine terk ediyoruz sonra yıkıyo-

            on yıl önce emekli olacaktım. Ama                  lar yapılmamalı mı? Tabi ki, yapılmalı            ruz yeniden yapmaya çalışıyoruz. Bu
            burada genç insanlar var, onların                  ama bunların hepsi bir makro planla-              kabul edilebilir bir şey değil. İnanıl-
            sorumluluğunu hissediyorum. Yaşam                  ma ölçeğinde yapılmalı. Eskiden bu                maz bir savurganlık. Yapıların sağlıklı

            böyle, bunlardan şikâyet etmiyorum.                şehrin bir merkezi planlama ofisi var-            yaşlanması insan vücudu gibidir. Siz
                                                               dı. Bu planlar geç yapılıyor geç çıkıyor          gerekli bakımı ve özeni gösterirseniz

            Bir de Türk Müziği ve Klasik Müzik                 planlar diyerek boş verin planlama                sağlıklı bir yaşam sürersiniz. Veya
            dinlemeyi çok severim. Aslında ken-                merkezini, dendi. Boş vermişlik bizi              arabanıza bakıyorsunuz, arabanızı
            di kendime çok yeten bir insanımdır.               buralara kadar getirdi. Halbuki bu ça-            servise götürüyorsunuz ama binala-

            Beni ormana bıraksanız ben asla aç                 lışmaları daha verimli hale getirip plan          rın asansörünü hidroforunu, ısıtma
            kalmam. Ağacı, böceği, bitkiyi iyi ta-             ölçeğinde bakılsaydı, şehri bu hale               merkezlerini kaderlerine terk edi-

            nırım. Hatta bazen bu yurtdışı gezile-             getirmeyebilirdik. Şehir yine büyürdü             yorsunuz. İşte bu sonuçlarla binalar
            rinde benim yaşımda olan arkadaşlar                ama bu hale getirmeyebilirdik.                    sağlıksız hale geliyor ve bütün şehri
            “Bu ne ağacı?” diye bana sorarlar. Çok                                                               olumsuz hale getiriyor.

            meraklıyımdır doğaya. Kitap oku-                   Bir de, bina ölçeğine baktığımız
            mayı da çok severim. Özellikle tarih,              zaman benim en çok üzerinde dur-                  Kani Bey değerli zamanınız, sami-

            sosyoloji kitapları... Lise çağlarımdan            duğum konu binaları sağlıklı yaşlan-              mi ve çok yönlü sohbetiniz için çok
            itibaren neredeyse bütün klasikle-                 dıramamamız. Binaları hızla yıkıp                 teşekkür ederiz.
            ri okumuşumdur. Yer gibi okurdum

            onların hepsini. Klasik sol literatürü;
            Marx, Lenin, Engels, Stalin hepsini

            okumuşumdur. Ama sadece okumak-
            la kalmaz eleştirirdim de, körü körüne
            okumazdım.



            Bu şehirde çok önemli yapılara imza

            atmış bir mühendis olarak İstan-
            bul’un geldiği noktayı şehircilik
            bakımından nasıl değerlendiriyor-

            sunuz?



            Teknolojik ilerleme hazmedilmeden
            çok hızlı bir şekilde hayata geçti ve
            kontrolden çıktı, şehirler çok büyük

            metropoller haline geldi. İçinden çıkıl-
            maz noktalara geldi. Biz kendi şeh-

            rimizin ölçeğine bakarsak bu şehrin
            nüfusunun sekiz yüz binler, bir mil-
            yonlar olduğu dönemi yaşayan insan






                                                                                                                                           E-DERGİ • SAYI 8  27
   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32